top of page

Görevi Yaptırmamak İçin Direnme Suçu (Mukavemet) Nedir? (TCK m.265)

Güncelleme tarihi: 22 Nis

Görevi yaptırmamak için direnme suçu, kamu görevlisine (memur, polis, zabıta, avukat, hakim vs.) karşı görevini yapmasını engellemek amacıyla cebir veya tehdit kullanılması ile meydana gelir (TCK md.265/1). Görevi yaptırmamak için direnme suçu, uygulamada görevli memura mukavemet suçu olarak bilinen, halk arasında polise mukavemet, zabıtaya mukavemet vb. gibi deyimlerle ifade edilen suç tipidir.

Kamu görevlisine karşı pasif direnme, suç olarak kabul edilmemektedir. Görevi yaptırmamak için direnme suçu seçimlik hareketli bir suç olup, kamu görevlisine karşı icrai (aktif) nitelikte davranışlar olan tehdit veya cebir fiillerinin işlenmesiyle oluşur.

Şikayet Süresi, Uzlaşma ve Dava Zamanaşımı

Uzlaşma, suç isnadı altındaki şahıs ile suçun mağduru olan şahsın bir uzlaştırmacı aracılığıyla iletişim kurarak anlaşmasıdır. Görevi yaptırmamak için direnme suçu uzlaşma kapsamında olan suçlardan değildir.

Suç, şikayete bağlı suçlar arasında yer almadığından resen soruşturulur, bu nedenle herhangi bir şikayet süresi yoktur. Dava zamanaşımı süresi içerisinde şikayet hakkı kullanılabilir. Suçun temel şeklinin dava zamanaşımı süresi 8 yıldır.

Ceza Kanunu (TCK) Uygulamasında Kamu Görevlisi Nedir?

Görevi yaptırmamak için direnme suçunun mağduru kamu görevlisidir. Ceza hukuku uygulamasında kamu görevlisi oldukça geniş bir kavramdır. TCK’nın 6/1-c maddesine göre kamu görevlisi, kamusal faaliyetin yürütülmesine atama veya seçilme yoluyla ya da herhangi bir surette sürekli, süreli veya geçici olarak katılan kişidir.

TCK’ya göre, zabıta, polis vb. gibi memurlar; bilirkişi, tanık, avukat, hakim, savcı vb. gibi yargı görevi yapanlar; belediye başkanı, belediye meclis üyesi, muhtar, milletvekili vb. gibi seçilmişler; ilçe seçim kurulu başkanı, seçim sandık başkanı vb. gibi atanmışlar ceza kanunu (TCK) uygulamasında kamu görevlisi olarak kabul edilmektedir.

 

 

Görevi Yaptırmamak İçin Direnme Suçunun Unsurları

Suçun faili kamu görevlisine karşı görevi yaptırmamak için cebir veya tehdit kullanan herkes olabilir. Örneğin, bir yakının gözaltına alınmasını engellemek amacıyla polise vuran kişi bu suçun faili olur.

Fiilin kamu görevlisine karşı işlenmesi suçun vücut bulması için yeterli değildir. Kamu görevlisinin görevi kapsamına giren bir işi ifa ettiği sırada, kendisine karşı cebir veya tehdit kullanılmalıdır. Kamu görevlisi, görevi başında değilken veya kendi görev kapsamına girmeyen bir işi yaparken aleyhine işlenen fiiller görevi yaptırmamak için direnme suçunu oluşturmaz. Örneğin, Yargıtay haciz uygulaması sırasında sadece icra memurunun görevi kapsamına giren bir iş yaptığını, haciz uygulamasının, haciz mahallinde hazır bulunan avukatın görevi kapsamına giren bir iş olmaması nedeniyle avukata karşı işlenen suçu görevi yaptırmamak için direnme suçu değil; sadece kamu görevi nedeniyle kasten adam yaralama suçu olarak kabul etmiştir ( Yargıtay 5. CD -2014/12783 karar).

Kamu görevi ifa edilip bittikten sonra kamu görevlisine karşı işlenen cebir veya tehdit, görevi yaptırmamak için direnme suçunu oluşturmaz. Örneğin, polis memuru bir kişiyi yakalayıp polis aracına koyduktan sonra, polisle yaşanan tartışma neticesinde polis memuruna saldırılması görevi yaptırmamak için direnme suçunu oluşturmaz.

Görevi yaptırmamak için direnme suçunda kullanılan cebir veya tehditin belli bir yoğunluğa ulaşması şarttır. TCK md. 106/1’de tanımlanan tehdit suçu için öngörülen fiillerin kamu görevlisine karşı görevini yaptırmamak amacıyla işlenmesi halinde suçun meydana geleceği tartışmasızdır. Cebir fiili açısından dikkat edilmesi gereken nokta, cebir fiili, TCK md.108’de düzenlenen cebir suçu seviyesine varmasa dahi görevi yaptırmamak için direnme suçunu oluşturur. Örneğin, görevini yapan polis memurunu tutmak, itmek, hafif bir şekilde boğuşarak polisin yakaladığı kişinin kaçmasına imkan sağlamak, kasten yaralama veya cebir suçunu oluşturmazken; cebir suretiyle görevi yaptırmamak için direnme suçunu oluşturur.

 

 

 

Görevi Yaptırmamak İçin Direnme (Mukavemet) Suçunun Cezası

  • Görevi yaptırmamak için direnme suçunun cezası, 6 aydan 3 yıla kadar hapis cezasıdır (TCK md.265/1).

  • Suçun yargı görevi yapan kişilere karşı (avukat, hakim, savcı, bilirkişi, tanık vs.) işlenmesi halinde, 2 yıldan 4 yıla kadar hapis cezasına hükmolunur (TCK md.265/2).

  • Suçun, kişinin kendisini tanınmayacak bir hale koyması suretiyle veya birden fazla kişi tarafından birlikte işlenmesi halinde, verilecek ceza üçte biri oranında artırılır (TCK md.265/3). Yani suçun temel cezası dikkate alındığında bu halde, fail 8 aydan 4 yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.

  • Suçun, silahla ya da var olan veya var sayılan suç örgütlerinin oluşturdukları korkutucu güçten yararlanılarak işlenmesi halinde, yukarıdaki fıkralara göre verilecek ceza yarı oranında artırılır.

  • Bu suçun işlenmesi sırasında kasten yaralama suçunun neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama hallerinin gerçekleşmesi durumunda, ayrıca kasten yaralama suçu nedeniyle de faile ceza verilir.

Kamu veya özel sağlık kurum ve kuruluşlarında görev yapan sağlık personeli ile yardımcı sağlık personeline karşı görevleri sebebiyle işlenen 5237 sayılı Türk Ceza Kanununda yer alan kasten yaralama (madde 86) suçlarında; tayin edilecek cezalar yarı oranında arttırılacaktır (3359 sayılı Sağlık Hizmetleri Temel Kanunu Ek Madde 12). Sağlık personeli kavramı, doktor, hemşire, ebe gibi sağlık çalışanlarını; yardımcı sağlık personeli ise hasta bakıcı, acil bakım teknikeri, ambulans teknikeri vb. sağlık çalışanlarını ifade etmektedir.

Görevi Yaptırmamak İçin Direnme Suçunda (Mukavemette) Ceza

 

·        Görevi yaptırmamak için direnme suçunda temel ceza, altı aydan üç yıla kadar hapis cezasıdır. Suç adına yaptırım olarak adli para cezası olarak öngörülmemiştir.

·        Suçun yargı görevi yapan kişilere karşı işlenmesi halinde ise ceza, iki yıldan dört yıla kadar hapis cezası olarak belirtilmiştir.

·        Suçun, kişinin kendisini tanınmayacak hale koyması veya birden fazla kişi ile birlikte işlenmesi halinde ceza üçte bir oranında arttırılacaktır.

·        Suçun silahla ya da var olan veya var sayılan suç örgütlerinin oluşturdukları korkutucu güçten yararlanılarak işlenmesi halinde ceza yarı oranında artırılacaktır.

·        Ancak adli para cezasına ilişkin şartların mevcut olması halinde mahkeme tarafından adli para cezasına hükmedilebilecektir. Bir yıl ya da altında olan hapis cezası, adli para cezasına çevrilebilecektir. Görevi yaptırmamak için direnme suçunda adli para cezasına hükmü verilmesi mümkündür. Adli para cezasının ödenmemesi halinde ise hapis cezasına çevrilecektir.

·        Suçun yaptırımı olarak hükmün açıklanmasının geriye bırakılması kararı da belli şartlar altında verilebilecektir. İki yıl ya da altında olan hapis cezası hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilebilir. Bunun yanında sanığın hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararına onayı olması ve daha önceden bir sabıkası olmaması gerekmektedir. Görevi yaptırmamak için direnme suçundan hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı veya cezanın ertelenmesi kararının verilebilmesi mümkündür.

 

Görevi Yaptırmamak İçin Direnme Suçunun (Mukavemetin) Ağırlaştırıcı Nedenleri

 

·        Suçun daha kolay işlenmesi halinde suçun ağırlaştırıcı nedeni ortaya çıkmakta ve fail, daha ağır ceza ile cezalandırılmaktadır.

·        Görevi yaptırmamak için direnme suçu, yargı görevi yapan kişilere karşı işlendiği vakit, yaptırım, iki yıldan dört yıla kadar hapis cezası olacaktır. Yargı görevi yapan kişiler ise; adli, idari ve askeri mahkemeler üye ve hakimleri ile Cumhuriyet savcısı ve avukatlardır.

·        Fail, kendisini tanınmayacak bir hale koyması suretiyle veya birden fazla kişi tarafından birlikte işlenmesi halinde ceza üçte bir oranında artırılacaktır. Ceza artırım olarak failin kendisini tanınmayacak hale sokması, yüzünü saklamak amacıyla malzeme kullanması gibi yöntemler kullanması artırım için bir neden olacaktır. Bunun yanında görevi yaptırmamak için direnme suçu, birden fazla kişi tarafından işlendiği vakit de ceza artırılacaktır. Cezanın artırılması, suçu işleyen tüm failler için geçerli olacaktır.

·        Silahla ya da var olan veya var sayılan suç örgütlerinin oluşturdukları korkutucu güçten yararlanılarak işlenmesi halinde neticesi sebebiyle işlendiği vakit ceza, yarı oranında arttırılacaktır. Silah tabirinden kasıt yalnızca tabanca ya da tüfek olarak düşünülmemektedir. Silah, saldırıya elverişli olan her ürün için geçerli olacaktır. Kesici, delici alet, bıçak, sopa, taş gibi her türlü saldırıya elverişli olan alet silah sayılacaktır. Fail, silah kullanarak kamu görevlisinin görevini engellemek amacıyla cebir ve tehdit kullanması halinde cezası yarı oranında artırılacaktır. Yalnızca silah kullanılması artırım sebebi değildir, failin silahla cebir ve tehdit uygulayarak kamusal faaliyetin yapılmasını engellemelidir.

·        Görevi yaptırmamak için direnme suçu kasti olarak işlenen bir suçtur. Fail, kamusal faaliyeti bilerek ve isteyerek engel olması ile söz konusu suçu işleyebilecektir.

 

 

 

Görevi Yaptırmamak İçin Direnme Suçunda (Mukavemette) Haksız Tahrik

 

Haksız tahrik, kendisinin veya başka birisinin haksız eylem nedeniyle hiddet veya şiddetli elem etkisinde suç işlemesi halinde cezanın indirilmesidir. Görevi yaptırmamak için direnme suçunda fail hakkında haksız tahrik hükümleri uygulanabilecektir. Örneğin; kamu görevlisi kamusal faaliyetini yerine getirirken faile şiddet uygulamış ya da hakaret etmiş ise fail, görevi yaptırmamak için direnme suçunda haksız tahrik hükümleri uygulanabilecektir.

Görevi Yaptırmamak İçin Direnme Suçunda Uzlaşma

 

Uzlaşma, soruşturma aşamasında savcılık, kovuşturma aşamasında mahkeme tarafından uzlaşma bürosuna dosyanın gönderilerek taraflar arasındaki anlaşmadır. Ancak her suç uzlaşmaya tabi suç değildir, uzlaşmaya tabi olan suçlar belli başlıdır. Görevi yaptırmak için direnme suçu uzlaşmaya tabi bir suç değildir. Yargılamanın herhangi bir aşamasında tarafların uzlaşması ve kendi aralarında haricen anlaşması halinde yargılama aşamasına herhangi bir etkisi olmayacaktır. Taraflar uzlaşsa dahi yargılama devam edecektir.

Görevi Yaptırmamak İçin Direnme Suçunda (Mukavemette) Manevi Tazminat

 

Manevi tazminat, kişinin kusurlu olan eylemi nedeniyle kişinin manevi yönden üzüntüye uğraması, psikolojinin bozulması, ruhen çöküntüye uğraması nedeniyle zararının karşılığını talep edebilir. Manevi tazminat alacağına ilişkin görevi yaptırmamak için direnme suçundan mağdur olan kişi, faile karşı tazminat talepli dava açma hakkına sahiptir.

Failin işlemiş olduğu suçtan mağdur olup psikolojik ve ruhen çöküntüye uğramış olduğundan zararının karşılığını talep edebilecektir. Örneğin; kamu görevlisi kamusal faaliyetini yerine getirirken failin ağır hakaretine maruz kalmış ve bu durum kendisinde psikolojik olarak derin bir üzüntü yaşamasına neden olacağından tazminat davası açabilecektir.

Manevi tazminat davasında görevli mahkeme asliye hukuk mahkemesidir. Yer bakımından yetkili mahkeme ise genel yetkili mahkeme olup davalının yerleşim yerinde açılabilecektir.

Görevi Yaptırmamak İçin Direnme Suçunda Şikayet Süresi ve Zamanaşımı

Ceza kanunu uyarınca kamu görevlisi olarak zikredilen kişilere karşı bu suçun işlenmesi halinde şikayete bağlılık durumu düzenlenmemiştir. Bu bağlamda suçun işlenmesi halinde savcılık re’sen soruşturma başlatacaktır. Buna ek olarak zaman aşımı süreleri ceza hukukunda düzenlenen genel hükümler uygulanır ve bu hüküm uyarınca zamanaşımı süresi 8 yıldır.

Görevi Yaptırmamak İçin Direnme Suçunda Temyiz

 

0 görüntüleme0 yorum

Comments


top-view-career-guidance-items-judges.jpg

Gaziantep Avukatlık Büromuz;
MHY Hukuk
İle İletişime Geçin !

İLETİŞİM
&
ADRES

Adres :

Pancarlı Mah.  Fevzi Çakmak Blv. No:155 , Stad Apartmanı 5/15 Şehitkamil/Gaziantep

Email: huseyinyucel@mhyhukuk.com

Tel:  +905321719427

 

  • Instagram
  • Facebook
  • Twitter
  • LinkedIn
bottom of page